1.29.2013

ARMAĞAN EKONOMİSİ

Ne zamandır şu ev değişim sistemi olan couchsurfing sitesini denemek istiyorduk sonunda cesaret edip davet ettim birilerini , tabi biraz korku biraz heyecanla ?! nasıl insanlar gelecek ne yapmalıyız .sonra düşündüm her şey iyi gidecek korkma dedim kendi kendime profillerine bakmıştım gerçekten iyi insanlara benziyorlardı güzel gülen fotoğrafları vardı :) ne de olsa onlar yabancı değil dünya üzerinde daha tanışmadığımız arkadaşlarımızdı .

ve inanılmaz karlı bir günde geldi  kanadalı arkadaşlarımız hikayeleri ilginçti carlos mühendis , marcela  da
yeni zellanda da üniversitede asistanlık  işi bulmuştu oraya gitmeden dünyayı gezmeye karar verip evlerini kiraya verip yola çıkmışlardı 6 aydır yoldaydılar .Kararlarını verip pat diye yola çıkmışlardı. Bugüne kadar amerika ve avrupa yı gezmişlerdi. Hikayelerini,ailelerini ,düğünlerini bile anlattılar fotoğraflarına baktık içimde ki gezgin uyanmıştı nerdeyse ben de gidiyordum onlarla zor tuttum kendimi .





 ben onlara türk yemeklerinden örnekler yapınca onlar da bize bir gece kolombiya yemeği yapmak istediler
 o hafta çok hasta olduğumdan carlos mutfağının kapısında kollarını kavuşturup önüme dikilince yatağıma dönmekten başka çare kalmamıştı  





onların da bir blogları var maceralarını yazdıkları ve gün gün takip edilebiliyor 


ottoman snowman



carlos&marcela&görkem

hayat umarım bizi bir daha araya getirir , yeni dostlar edindik , konuştuk , güldük ,yedik , maceramızı beraber deneyimledik .

                      armağan ekonomisi şükranla vermektir. şükranla verdik şükranla aldık 

çoğu kişi pek ciddiye almıyor belki ; permakültür ,takas, armağan ekonomisi ama dönüşüm gelecek biliyorum . 

gandhi 'nin dediği gibi; 

 ''önce sizi görmezden gelirler ,sonra size gülerler sonra sizinle savaşırlar ,sonra siz kazanırsınız ''


sanırım şuan gülme safhasındalar , savaş yaklaşıyor 








1.23.2013

HAYAT DEĞİŞİR BAZEN

bir ay sanırım ya da biraz geçti yazamadım ama nedenim var , ben bu bloğu aslında mısıra yerleşeceğim ve orada sürdürülebilir projeler yapan bir organizasyonda çalışacağım için açmıştım.Aşılarımı oldum ,pasaportumu aldım ve gitmeye kendimi hazırlamıştım ki iptal oldu .Gitmeyi çok istiyordum ama olmadı
Bir anda yazma şevkim kırıldı sanıyorum Ama bu hayatta iyi ya da kötü her yol sizi bir yere ulaştırıyor
bazen hayat yönünü çizer ve sana sadece işaretleri çok ama çok iyi izlemek kalır 

.Şu anda bulunduğum noktaya şirketten ayrılmamla geldim o zaman bunun çok talihsiz bir olay olduğunu düşünmüştüm çok üzülmüştüm .Ama neler oldu ; Kaya tırmanışına ara vermiştim , permakültüre giriş' e gitmiştim permablitzistanbul da bahçelerde çıraklık yapıyordum .Sonra evlendim balayında koştura koştura Permakültür Tasarım Sertifikası almaya gittim karar vermiştim ,artık holding de  çalışmayacak hatta part-time iş bulacaktım parası çok olmasa da hayata zaman ayırabileceğim bir iş istiyordum 

.Çok zorluk çektiğim kendi kendime ben ne yapıyorum dediğim zamanlar oldu  . 1 ay önce part-time işimi de buldum , biliyorum çok sihirli ,büyülü  bir hikaye değil benim ki ama o kapalı kutudan cesaret edip kafayı kaldırmak istemeyenlere belki ilham verir .

Bugüne kadar doğadan aldık ona borçluyuz ,aldıklarımızı hatta daha fazlasını ona iade etmeliyiz 

-daha az taşıt 
- daha çok bisiklet
-daha az alışveriş 

bunlarla başlayabilirsiniz değil mi ? 


Not : 
benim gibi bu kocaman şehir de doğmuş apartmanların arasına sıkışmış ne yapacağını bilmeyenlere 
sevgiyle

Berceste'ye beni tüm gücüyle ittiği için teşekkürler :)